Her doğum bir mucizedir, her ölümde öyle ve üreme içgüdüsü evrenseldir, yayılmak ister genler gelecek yıllara asırlara, bundan doğal, fizyolojik aynı zamanda masumane bir içgüdü yoktur. M.Ö. 30 binli yıllarda yeryüzünde ilk homosapiensler görüldüğünden beri doğuyoruz, doğuruyoruz ve doğuruluyoruz. Şartlar değişse de, teknoloji gelişse de, dünya materyalist ve kapitalist olsa da bu şaşılası mucizevi dinamik aynı aslında. Uzun ve güzel bir yolculuk. Merak edilerek, endişelenerek bazen kabuslar görerek sonu mutlu bitmesi (ya da başlaması ) arzulanan bir seyahat.
Yolcuyuz ya hepimiz bu çok boyutlu zaman mekan çizelgesinde, oradaki güvenli, sıcak, biraz sulu ama korunaklı dünyadan buradaki kuru, güvensiz ama merak edilesi bir dünyaya dikey geçiş doğum ve patron her seferinde küçük arkadaşımız. O yönetir doğumu, o söyler aslında ben iyiyim ya da kötüyüm ’ü. Özel bir lisandır onunki, önce rahim anlar ne dediğini, çevirir öyle anlatır bize.
Bir seyahattir doğum bazen engeller vardır yollarda, kasisler, tuzaklar, dar geçitler ve köprüler. Bilinmeyen dünyadan gelen henüz tanışılmamış kıymetli, biraz yorgun misafir... En iyi şekilde ağırlanmak ister o, narindir kırılgan yaygaracı ve bir o kadar da sevilesi.
Umudun doğumudur bu belki biraz da egonun. Bu güzel şeyi biz yaptık. İyi ki yapmışızdır ve yapacağızdır daha çok. Sağlamasıdır hayatın doğum, genlerin ve mutluluğun. Yaşamın yolu bellidir zaten ama sürprizlerle doludur bu yolculuk, başlarken de sürerken de...
Öyle güzel ve keyiflidir ki o misafire ilk dokunan el olmak. Hücreye duyulan inanç, sevgiye dönüşen emek, yaşama duyulan saygı ve kendine boyun eğdiren ihtişam, gözünün önünde büyüyüp gider.
Bir tanrı varsa eğer; yeryüzündeki gölgesi kadın, tanrının gölgesinde olmak çok özel. Evet kadın tanrının yaratıcı tezahürü yeryüzündeki ve biz o gölgeyi takip ediyoruz gün be gün.
Ve yaşam ben geliyorum dediğinde hazırsın ne olursa olsun, karşılamak yeni bir insanı yeni bir ruhu, tanışmak onunla, tanrının eli ile buluşmak.
Hayat ne olursa olsun yolunu bulur, sen saygılı, sessiz, aşık ve hayran kalırsın bu güzelliğe… Onlar için başlayan macera senin için orada biter yüzünde bir tebessüm içinde bin havai fişekle.